1 Temmuz 2013 Pazartesi

Eski Türkler...

Çok eskide kalmış Türk'ün yiğitliği. Yazdığı destanlar destan olmuş, kahramanlıkları hikaye. Şimdi bir roman okur gibi bazen okuyoruz kendi öz tarihimizi.

Çinliye set yaptıran bizim atalarımız değilmiş sanki, gemileri karadan yürüten Han bir başka milletten. Şimdi sünepe, ezik, öz güveni olmayan bir garip millet oluvermişiz. Ne üzülmeyi biliyoruz ne sevinmeyi. Ne dostluktan haberimiz var, ne vefadan...

Dindarımız imanlı değil, imanlımız dost değil. Bir heyulaya kapılıp gidiyoruz garabet bir dünyaya.

Bu gün Doğu Türkistan'da zalim çinli öz kardeşimizi katlediyor. Ha bu gün dediysem bu gün değil, yıllardır lime lime ediyor oradaki Müslüman-Türk kardeşlerimizi. Ama bizim sesimiz çıkmıyor; sesimiz çıkmıyor çünki yönetenlerimiz gafket ve dalalet içinde, halk bir ölüm uykusunda. Sadece karnını doyurmayı düşünüyor. Yılda bir kez aklına vicdanı geliyor, onu da Filistinden yana kullanıyor.Biz Türkiye olarak Altmış yıldır sadece Filistine ağlıyoruz, Filistine yardım topluyoruz.

Merak ediyorum 75 milyonluk ülkede kaç kişi bilir Doğu Türkistan gerçeğini. Kaç kişi bilir Doğu Türkistanda gençlerin, memurların camiye girmesinin yasak olduğunu ? Kaç kişi bilir bir kandil akşamı kuran okuyup ibadet etmek için toplanan onlarca genç kızın ve kadının yıllardır kayıp olduğunu, kaç kişi bilir Doğu Türkistanda bir çocuktan fazla çocuk yapmanın yasak olduğunu..

Bilmemeye deva edin benim Yeni Türklerim. Siz sadece karnınızı doyurmaya ve yılda bir ay'da filistin için ağlamaya devam edin. Yanı başınızda, Kerkükte katledilen Türkmen soydaşlarınızı hiç bilmeyin, Doğu Türkistanda tarla faresi çinlilerin zulmüyle inim inim inleyen Türkleri bilmeyin, Fars zulmündeki iranlı Azeri Türklerini bilmeyin...

Siz sadece karnınızı doyurun...

21 Ocak 2013 Pazartesi

Neresinden Tutsam Elimde Kalıyor Ülkem-1


Evet ülkenin içine sürüklendiği durum tam da bu. Kendinden önceki her hükümete ağız dolusu hakaretler eden akp, on yıllık iktidarın ardından ülkede taş üstünde taş kalmadı neredeyse. Birkaç örnek vereyim mesela;

1- Türkiye bir tarım ülkesiyken en saçma sapan şeyleri ithal etmeye başladık. Nelermi; canlı hayvan,et, pamuk, Mısır, şeker ve en sonunda da saman. Geçenlerde ithal edilen samanları dağıtmak için tören bile düzenlendi.

2- özelleştirme adı altında herşeyi, her karış toprağı parsel parsel sattık. Telekom, Tüpraş, köprüler, yollar... Tamam özelleştirme olur bunda sıkıntı yok ama devletin her kurumu özelleştirilmez. Türk Telekom satıldı, komik bir rakama satıldı. Şimdi adamların yaptığı zamlar ancak mahkeme kararlarıyla durduruluyor. Olan her hâlıklarda halka, vatandaşa oluyor. Yollar, köprüler yok pahasına birilerine peşkeş çekildi.

3-Enerji Bakanı kaçak elektrikle ilgili açıklama yapıyor " doğudaki kaçak elektrik ideolojik. TC ye para kazandırmak istemiyorlar" diye. Bu ne kadar zavallıda bir açıklama. Sen koskoca devlet koca bir bölgeden elektrik parası alma ( ki bunun altında yatan yegane sebep oy korkusu) onların verdiği zararı gel batıda yaşayanlardan al, hem de misliye. Sonrada gel meydanlara hak, adalet, hukuktan bahset.

4- Suriye olaylarında yürütülen yanlış politikalar sonucu hem bölgede düşman ülke ilan edildik, hemde maddi yönden tam bir hezimete uğradık. Arap baharının tek kaybedeni Türkiye cumhuriyeti ve onun ne yöne gittiğini bilmeyen haklıdır. Neden mi? Libya'ya 300 milyon dolar para gönderdik, hibe olarak. Ama oradaki petrol kuyularını fransız şirketler aldı. Suriye'de çıkan olaylarda gittik taraf olduk, bölgedeki bütün ülkelerin düşmanı olduk. Sınırları açtık, kim geldiyse geç dedik. O gelenlerin Türkiye Cumhuriyetine maliyeti 500 milyon dolar, o da şimdilik. Zannetmeyin AB'den veya NATO'dan öyle kayda değer bir yardım alındı. Bu güne kadar gelen yardımların toplamı 33.5 milyon dolar.

5-Olayın bir birde askeri yanı var. Füze istedik NATO denen yamyamlar topluluğundan. Füzeler gelmeye başladı. Şimde füzelerin sahibi ülkeler paralarını istiyor. Her füze için 40 milyon dolar ve personel giderleri. Peki kimden çıkacak bu gereksiz harcamaların paraları. Sonra benim düşünmeyen halkım; suya zam öde, elektriğe zam öde, doğalgaza, sigaraya,benzine, konuta, araca vs.

19 Ocak 2013 Cumartesi

Pkk ve Yeni Asala Üzerine.

Şimdi ülkede bir bahar havası esmekte. Neymiş efendim Barış geliyormuş da falanda filanda. Başbakan ve onun sevgili yardımcısı hissiyatlı Arınç, Diyarbakırdaki üç kaltak teröristin cenazesinde olay çıkmamasına sevinmişler.

Bu değerli! insanlara sormak lazım; acaba orada olay çıkması için gerekli bir durum kalmışmı? Türk bayrağını asılı olduğu yerden indirtmişsiniz, sanki diyarbakır başka bir devlet toprağıymış gibi hiç bir Türkiye Cumhuriyeti emaresi kalmamış. Orada toplanan güruhun elinde pkk paçavraları, leşlerin sarılı olduğu tabutlar yine aynı. Devletin polisi, askeri uzaktan bu ihaneti seyretmeye mahkum edilmiş.

Acaba böyle bir ortamda ne gibi bir olay çıkabilirki. Siz bu ülkede teröristlere istediklerini vermiş bir yönetimsiniz.

İnşallah şimdi yazacaklarım bir komplo teorisi olarak.
Bu oyunun ikinci ve en tehlikeli perdesi yaklaşıyor kanımca. Bir zamanlar yurt dışında Büyük elçilerimizi hunharca öldüren, tek işleri Türkiye cumhuriyetine karşı kanlı eylemler yapmak olan asala adlı ermeni örgütü yeniden hortlamak üzere. Biz Türkleri son zamanlarda bir torba kömü, birkaç kilo makarnayla düşünmeye hapseden zihniyet umarım bunları da düşünüyordur.

2012 yılının başlarında Lübnanda Yeni Asala adıyla bir oluşum eylem yapmak için hazırlıklarını yapıyor. Bu eylemler direk Türkiye Cumhuriyetine olacaktır. Ülkenin geldiği bu noktada, yani teröristle pazarlık yapıyor olması noktasında herkes bir şeyler koparmak isteyecek.

Zaten gerisi çorap söküğü. '' Ben bir pazarlamacıyım, her şeyi satacağım'' diyen bir zihniyetin her karış vatan toprağını, kurumlarını satması kadar doğal bir durum yok. Satıcı bunları satarken o toprakların sahiplerinin sususkun olması; asıl bu korkutuyor beni. Din ve Allah kelamıyla koltuğu kapıp, ardından her türlü naneyi yemek korkutuyor beni. Büyük ülkeyiz diye avutularak başka ülkelerden koruma, füze ve asker talep etmek ve bunlarada tonlarca para ödemek korkutuyor beni.

Nihayetide korkak bir toplum olmak..

Söyeleyecek çok şey var ama Mevlananın dediği gibi; Senin anlattığın karşındakinin anladığı kadardır.





11 Ocak 2013 Cuma

Başın Sağolsun Arınç...

Başbakan yardımcısı Sevgili Arınç öldürülen 3 hain kaltak için yine bir açıklama yapmış. Neymiş efendim bu vahşiceymiş, hiç bir insan böyle öldürülmeyi haketmiyormuş da falan da filan da. Ne diyelim sayın Arınç başın Sağolsun.

Ama bizimde içimiz yanıyor. Arınç unutmuştur, ben yazayım da hatırlasın. Aktütün, dağlıca da haince pusuya düşürülen ve şehit olan yiğitlerimiz için ciğerimiz hala yanıyor. Yazmaya kalksam günlerce sürer o ölen üç kaltaktan birinin kurucusu olduğu pkk nın bu ülkede şehit ettiği insanları. Sayın Arınç şimdi senin için yanıyor ya bu üç hain için, bizimde içimiz o hainlerin VAHŞİCE öldürdüğü binlerce Türk askeri, günahsız bebek, otobüslerde canlı canlı yakılan sivil insanlar için yanıyor.

Tarih bu yaptıklarınızı asla unutmayacak.

Biz de unutmayacağız.

Hani vardır ya " KESER DÖNER SAP DÖNER, GÜN GELİR HESAP DÖNER ".

8 Ocak 2013 Salı

İhanetin Daniskası...


Sen 30 bin kişinin katili diye hapiste tuttuğun birini al karşına, muhattap kabul et ve çözüm arıyoruz de. Neymiş efendim kan dökülmesinmiş. Kanı döken kim? Kanı dökülen kim? Ne oldu üç gün önce bağırıyordunuz " pkk ya destek veren vekillerin dokunulmazlığı kalkacak " diye. Şimdi bu vekiller dost, dağdaki o.....çocuklarıda gül çocuklarmı oldu?

Artık bu ülkede adalete, kolluk kuvvetlerine ve en önemlisi iktidara kesinlikle güvenmiyorum. Bunların ülkeyi, bu ülkenin çıkarlarını düşünerek yönettiklerine inanmıyorum.